HABER: ELİF BAYRIK
68 kuşağının gençlik önderlerinden Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan, idam edilişlerinin 53. yılında Nilüfer’de anıldı.
Nilüfer Belediyesi tarafından düzenlenen anma etkinliğine gençlerle birlikte, Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir eşi Nuray Özdemir, CHP Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın, CHP Bursa İl Başkanı Nihat Yeşiltaş, CHP PM üyesi Canan Taşer, CHP İl Gençlik Kolları Başkanı Berkcan Bora katıldı.
Anma programı kapsamında Nilüfer Belediyesi ve Nilüfer Kent Konseyi tarafından Nilüfer Belediye Binası önünden 3 Fidan Parkı'na yürüyüş gerçekleştirdi.
“BAĞIMSIZ TÜRKİYE HAYALİNİ HAYKIRDILAR”
Programda konuşma gerçekleştiren Dilan Karabatak, “1968 yılı dünya çapında geniş hareketi ve devrimci uyanışların doruk noktası oldu. Fransa’dan, ABD’ye, Japonya’dan, Türkiye’ye kadar gençler mevcut düzene karşı isyan edip toplumsal işsizliklere karşı seslerini yükselttiler. Türkiye’deki 68 hareketi de bu küresel devrimci dalganın bir parçasıydı. Deniz’ler, Mahir’ler İbolar ise bu hareketin tarihsel sorumluluklarını bilen gençlerdi. 6 Mayıs’ta idam edilen devrimci önderler halkın ve gençliğin iradesinin karşısına konan cellatlara boyun eğmeyip yaşamlarını Türkiye halklarının eşit ve özgür bir ülke kurma mücadelesi için adadılar. İşçi grevlerinde köylü mitinglerinde yoksulların yanında olup emperyalizme karşı tam bağımsız Türkiye hayalini haykırdılar.
Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan idam edilmeleri sürecinde bir adım geri atmamış düşüncelerinden ödün vermemişlerdir. Denizlerin 50 yıl önce başlattıkları mücadele hiç durmadan devam etmektedir. Bugün o dönemin emperyalizme ve işbirlikçilere karşı başlattığı mücadele hala güncelliğini korumaktadır. 70’lerde onlar nasıl Emperyalizme, iş birliklerine karşı durduysa bugün de biz gençler aynı kararlılığı halkın geniş kesimlerini yok dayan muhalifleri susturmaya çalışan zihniyete karşı göstermekteyiz.
Şüphesiz ki gençliğin anti emperyalist ve anti faşist mücadele geleneği sadece geçmişin hatırası değil yaşadığımız baskı sansür ve hukuksuzluk ortamına karşı bugünün de gerçeğidir” ifadelerini kullandı.
Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın, “Bağımsız bir Türkiye ve karşı mücadele için bu yolda canlarını verdiler. Şehit oldular. Bunlara karşı son sözlerinde de bu zülmü yapanlara karşı da dik durdular. Bugün de bakıyoruz yine gençler sahada, 19 Mart sivil darbesinden sonra İstanbul Üniversitesi’nde yine bu direnişi gençler başlattılar aslında büyük Önder Atatürk’ün de dediği gibi “Bütün ümidimiz gençliktedir” Denizler, Hüseyinler, Yusuflar, onlarla birlikte yaşayacak bu mücadeleyi hep birlikte devam ettirecekler” dedi.
Bursa Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Mustafa Orkun Gazioğlu, “ Bugün burada toprağa düşeli yarım asır olsa da yüreklerde hâlâ dimdik ayakta duran üç genci anmak için toplandık. Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan, Hüseyin İnan, onlar bir sabah vakti darağacına yürürken arkalarında yalnızca bir ideali değil, bir halkın uyanışını bir gençliğin direncini ve bir ülkenin vicdanını bıraktılar. Onlara üç fidan dedik çünkü fidanlardı gençlerde yetişmeye hazırlardı.
Ama aynı zamanda beyaz attı onlar çünkü o fidanların içinde bir kurtuluş rüyası bir özgürlük sevdası bir halk umudu saklıydı. Deniz Gezmiş boynuna ip geçirilirken bile halkına olan sevgisini haykırmaktan vazgeçmedi. Yusuf son mektubunu yazarken ben hiçbir zaman halkıma ihanet etmedim dedi. Hüseyin darağacının gölgesinde bile yoldaşlarına cesaret verdi. Onlar birer masal kahramanı değil onlar birer şiir dizisi birer ezgi birer ağıt değil onlar bu toprağın evlatları onlar karanlığa karşı yürüyen beyaz atlılar. Bizlere düşen onların düşlerini yalnızca anmak değil, yaşatmaktır. Adalet için özgürlük için bağımsızlık için verdikleri mücadeleyi hatırlamak unutturmamak, unutmamaktır. Onlar gittiler ama bıraktıkları iz silinmedi, onlar sustular, ama söyledikleri hala yankılanıyor onlar düştüler ama fidanlar orman oldu.
“İNADINA BU ÜLKENİN TOPRAĞINA SAHİP ÇIKACAĞIZ”
Cumhuriyet Partisi Bursa il Başkanı Nihat Yeşiltaş’ın konuşmasından satır başları şöyle;
Türkiye’nin bağımsızlığını savunan Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan ve Yusuf Aslan idam edildi. Bu ülkede sömürebilmek için bu vatan topraklarını o emperyalist ülkelerle işbirliği yapanların, o idam sehpasına yürüyen gençlerin idamını onaylayanlar bugün bu suçun ortak ortaklarıdırlar. 35 milyon metre karelik bu vatan topraklarında, NATO’ya hayır diyen, Amerikan emperyalizmine hayır diyen, bu gencecik çocuklar aslında bu gününde geleceğini o günden görmüşlerdi. O yüzdendir bu ülkenin bu gençleri bugün hâlâ anılıyor, hala bu mücadele yükseliyorsa onlar o gün bugünleri görüp doğru yaptıkları içindir.
O gün o gençleri idam etmek için yarışanlar bugün Amerikan emperyalizminin bu ülkede hala o Amerikan bayraklarını asanların o Amerikan iş birliği yapanların hala emrindeler.
Bizler bu ülkenin devrimcileri, solcuları, aydınları, yurt sevenleri, hepimiz birlikte bu ülkeyi bu karanlığa bu sömürü düzenine teslim etmemek için Denizlerin bıraktığı o yoldan devam ettiriyoruz. Bugün gençlerimiz üniversiteliler, liseliler işte bu kavgayı sürdürüyor sokaklarda. Bu mücadele daha da büyüyecek, çünkü onlar bu ülkenin dağlarını, ovalarını, topraklarını, sularını peşkeş çekmek için uğraşıyor biz de inadına bu ülkenin toprağına sahip çıkacağız.
Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir “İçimizi acıtan ama her seferinde bize ışık olan bir anma etkinliği için Üç Fidan Gençlik Parkı’nda bir kez daha bir araya geldik. Çoğunuz gibi ben de yıllardır aynı tarihte hep buradayım. Çünkü burada olmak aslında vazgeçmemektir. Bundan 53 yıl önce 6 Mayıs 1973’de Deniz’imizi, Hüseyin’imizi, Yusuf’umuzu gencecik fidanlarımızı astılar. O kara günü hiç unutmuyoruz her yıl düzenlediğimiz bu buluşmada devrimin dillere destan üç fidanını anıyoruz, çünkü o güzellik, iyilik, doğruluk, cesaret ve en önemlisi yurt sevgisi ile dolu insan sevgisiyle dolu bir kuşağın temsilcileridir onlar. Öğrenci olmak devrimci mücadeleye katılmak, Mustafa Kemal’in bize yüklediği bir görevdir dediler bu görevi sonuna dek hakkıyla yerine getirdiler. Yıllar önce yaktıkları ışıkla en umutsuz anlarımızda demokrasi taleplerimizi özgürce dile getirmek için bize yol gösterdiler. Susmamak, haklı taleplerimizi haykırmak için, cesaret veriyorlar.
Bugün onların mücadelelerini Daha iyi anlıyoruz bu yüzden onların anısına ve değerlerine sahip çıkıyoruz, çıkmaya da devam edeceğiz. Deniz Gezmiş babasına yaptığı yazdığı bir mektupta derki “unutma ki ne yaptıysan inandığım dava için yaptım” işte bu yüzden yaşasın bağımsız Türkiye ve yaşasın onların yarım kalan düşlerini büyüten milyonlar” ifadelerini kullandı.
CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, kavgalarının bitmediğini ve kazanan tarafın onlar olduğunu dile getirerek sözlerine şu şekilde devam etti;
Çok şey söylenebilir ama tarih geldiği noktada bağımsız bir Türkiye için emperyalizme karşı mücadele eden altıncı filoyu kovan kovmaya çalışan yürekli önderler 68’in 80’in ve devamındaki tüm devrimci yürekli insanlara elbette sözümüz var. Koşullar değişti emperyalizm kapımızın önünde hatta emperyalizm bizim için artık maalesef ama maalesef her an her taraftan yanıbaşımızda duruyor. Elbette kaybetmedik, elbette direniyoruz, elbette teslim olmadık, ama bugünün gerçeği var bugünün gerçeği Türkiye maalesef Siyasal İslam’ın egemen olduğu, liberalizmin egemen olduğu, vahşi kapitalizmin egemen olduğu, 86 milyonun müşteri olduğu, doğamızın, toprağımızın, hayatımızın her alanının uluslararası şirketlere emperyalizme peşkeş çekildiği, hemen hemen yanıbaşımızda Suriye meselesinin, elbette Filistin meselesinin, o çocukların, o gençlerin, o yürekli devrimcilerin, gidip mücadele etmek için çaba sarf ettiği Filistin meselesinin hemen yanıbaşımızda olduğu bir tarihsel dönemi yaşıyoruz. Arkadaşlar sözümüz var, Yusuf’a sözümüz var, İnan’a sözümüz var, Deniz’e, bütün devrimcilere
80’de Eren’i asan, iki binli yıllarda Berkin’i öldüren o yapı devam ediyor, o kuşatma devam ediyor o faşizm devam ediyor.
“BU KAVGA BİTMEDİ”
Bu kavga bitmedi sürecek, bu kavgayı elbette biz kazanacağız, ama hiçbirimizi küçültmeden, hiçbirimizi azaltmadan, hiçbirimizi geride bırakmadan omuz omuza yan yana mücadele ederek, bir kez daha yaşasın sosyalizm yaşasın hakların kardeşliği yaşasın birlikte mücadele.
Açılış konuşmalarını arından 1 dakikalık saygı duruşu gerçekleştirilerek “Devrimin beyaz küheylanı BEYAZ MOTOSİKLET” belgesel filmi izletildi.