Cumhuriyetimizin kuruluşunun gerçekleştiği ekim ayı veteriner hekimler açısından da önemli bir tarihsel dönemeci işaret ediyor.
23 Ekim 1842 yılı Osmanlı’da baytarlığın, veteriner hekimlik eğitiminin başlangıç tarihi olarak kabul görüyor.
****
Önce şunu belirteyim, toplumsal gereksinim olmadan bir meslek ortaya çıkmaz.
18. yüzyılda Avrupa’sını kasıp kavuran sığır veba salgını sonrasında 500 bin hayvan ölünce, insanlar açlıkla karşı karşıya kaldı.
Kaldı sözü bile fazla, açlıktan ölenler oldu.
İşte o dönemde hayvanların sağlığıyla ilgilenmenin aynı zamanda insan sağlığıyla da ilgilenmek anlamında olduğu anlaşıldı ve veteriner hekimlik mesleği şafağı aydınlandı.
****
Osmanlı’da ise bir tür at bakımı için kuruldu baytar mektebi…
Aradan 183 yıl geçti, veteriner hekimlik, diğer sağlık alanlarının yanında üvey evlat muamelesi görmeye devam ediyor.
Oysa tarihin akışını belirleyen, dönemin tankı kabul edilebilecek olan atların bakımını, dahası hayvanların sağlığını, buna bağlı olarak insanın da ekonomik gelişimini belirleyen mesleklerin başında geliyor veteriner hekimlik…
*****
Bu önemli mesleğin kentimizdeki temsilcisi Bursa Veteriner Hekimler Odası, eğitimin 183. Yılı nedeniyle Dr. Ceyhun İrgil Sağlık Müzesi’nde, veteriner hekimlik tarihinin anlatıldığı bir toplantı gerçekleştirdi.
Hekimlik tarihi konusunda uzman olan, Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tamay Başağaç Gül’ün sunum yaptığı buluşmanın açılış konuşmasını Bursa Veteriner Hekimler Odası Başkanı Melike Baysal yaptı.
****
Öncelikle, henüz gitmeyenler için bir kez daha anımsatayım, Dr. Ceyhun İrgil Sağlık Müzesi’ni görmediyseniz, güneş toplamadığınız bir güne uyanmamış gibi olursunuz!
Ceyhun İrgil’in özenle topladığı nesneler bir yana Türkiye tarihinin en çarpıcı noktalarını görmek, hatta yaşamak istiyorsanız bir adım ötenizde bulunan bu müzeyi gezmelisiniz.
Nilüfer, İhsaniye’de, Agora çarşısının hemen karşısında, Halkevi’ne çok yakın bir konumda…
****
Yeri gelmişken söyleyeyim, Nilüfer’de iki müzeyi öksüz ve yetim olarak görüyorum.
Biri Aktopraklık, diğeri her gün binlerce insanın girip çıktığı, alış-veriş yaptığı Sur Yapı Marka AVM’nin karşısındaki Müzik Müzesi…
Biri, Bursa tarihini zaman ötesine neolitik döneme götürüyor, öbürü, dünyanın bütün müzik aletlerini göstermekle kalmıyor, isterseniz tınılarını bile dinletiyor!
*****
Neyse konumuza dönersek, Tamay Hoca’nın anlattığı kadarıyla Osmanlı’da İttihat Terakki ile veteriner hekimliğin gelişimi arasında doğrusal bir ilişki var.
Prof. Dr. Tamay Gül’ün anlattığı Albay Mehmet Ali Bey öncülüğünde 1889’da ilk sivil baytarlık mektebi açıldı.
Halkalı’ya taşınan okula birincilikle giren İstiklal Marşı şairimiz Mehmet Akif Ersoy, yine birincilikle ve ilk mezun olarak bitirdi.
Türk tarihinde iz bırakmış bir başka ünlü isim Ziya Gökalp ise Diyarbakır’a sürgün gönderildiği için okuldan mezun olamadı.
Abdülhamit sağolsun, Gökalp belki veteriner hekim olamadı ama Türkiye’nin ilk önemli düşünürlerinden biri oldu.
****
Prof. Dr. Gül, veteriner hekimlik tarihinin kilit isimlerinden Mehmet Ali Bey’e ilişkin özetle şunların altını çizdi:
“26 Ağustos 1908 tarihinde İstanbul’da kurulan Osmanlı’daki ilk veteriner hekim derneği olan Osmanlı Cemiyet-i İlmiye-i Baytariyesi’nin ilk başkanı oldu. Bu dernek aynı zamanda “Mecmua-i Fünûn-i Baytariye” adlı bilimsel bir derginin çıkarılmasını sağladı. Derginin sorumluluğunu da üslenen Mehmet Ali Bey, teknik personel yetiştirmek amacıyla 1910 yılında Muavin Baytar Mektebini kurdu. Mehmet Ali Bey çok sayıda veteriner hekimi de yurt dışına gönderdi.”
****
Tamay Hoca’nın ağzından Türk tarihinin bir bölümünü ilgiyle dinledikten sonra Bursa Veteriner Hekimler Odası’nın vefa müzesine geçildi.
Veteriner hekimliği tarihinin efsane hocalarından, Prof. Dr. Ferruh Dinçer (Ki bir dönem benim de mezun olduğum Ankara Üniversitesi Basın Yayın Yüksek Okulu’nda müdürlük yapmıştı) adının verildiği toplantı salonun açılışı yapıldı, Oda Başkanı Melike Baysal yönetim olarak odada bir ‘’dolap-müze’’ kurma çalışmalarına da başladıklarını, bu müzenin de açılışını Dünya Veteriner Hekimler Günü’ne yetiştirmeye çalışacaklarının bilgisini verdi.
Veteriner hekimlik özelinde Türk tarihine doğru bir yolculuk yaptık diyebilirim.