Sakarya’nın Hendek ilçesinde 7 kişinin hayatını kaybettiği, 127 kişinin yaralandığı havai fişek fabrikasındaki patlamayla ilgili tutuklu bulunan fabrika sahibinin tahliye kararına müştekiler tepki gösterdi.
Sakarya’nın Hendek ilçesinde 3 Temmuz 2020 tarihinde 7 kişinin hayatını kaybettiği, 127 kişinin yaralandığı havai fişek fabrikasındaki patlamaya ilişkin davada karar 8’inci duruşmada çıkmıştı. Ferizli ilçesindeki yeni cezaevi kampüsünde bulunan Sakarya Ağır Ceza Mahkemeleri Duruşma Salonu’nda 28 Şubat 2022 tarihinde kararını açıklayan mahkeme heyeti, "bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma" suçundan fabrika sahiplerinden Y.C. ve A.R.E.C.’yi 16 yıl 3 ay, H.A.V.’yi 12 yıl 6 ay ve tutuksuz sanıklar E.Ö., A.A., A.D. ve A.Ç.’yi 6 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırırken, tutuklulukta geçirdiği süre göz önüne alınarak H.A.V.’nin tahliyesine karar vermişti. Yargıtay 12. Ceza Dairesi, fabrika sahiplerinden A.R.E.C.’ye verilen hapis cezasını onamış, sanıklar Y.C. ile H.A.V., ustabaşı E.Ö., sorumlu müdür A.A., iş güvenliği uzmanı A.D. ve A.Ç.’ye verilen hapis cezalarını bozmuştu. Bu çerçevede Ferizli ilçesindeki yeni cezaevi kampüsünde bulunan Sakarya Ağır Ceza Mahkemeleri Duruşma Salonu’nda görülen davaya tutuklu sanık fabrika sahibi Y.C., cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla bağlandı. Tutuksuz sanıklar iş güvenliği uzmanı A.D., ustabaşı E.Ö., sorumlu müdür A.A., müşteki sanık A.Ç., sanık H.A.V., bazı müştekileri ve taraf avukatları salonda hazır bulundu. SEGBİS aracılığıyla başlayan duruşmada söz verilen müştekilerden Muammer Yılmaz, "Fabrikanın güvenlik amiri Fikret Çuvalcıoğlu, 2014’e kadar emniyette görevli ve emekli olunca fabrikada güvenlik amiri olarak işe başlıyor, denetimlerden 3 gün önce denetim haberini veriyor" dedim.
Mütalaaya katılmadıklarını aktaran müştekiler, Yargıtay’ın bozma kararına uyulmasını istediklerini dile getirdi. Son sözü sorulan sanıklar ise beraatlarını talep etti.
Tutuklu bulunan fabrika sahibinin tahliye kararı müştekileri çileden çıkardı
Yargıtay’ın bozma ilamına uyulmamasına ve direnilmesine karan veren mahkeme heyeti, tutuklu bulunan sanık fabrika sahibi Y.C.’nin konutu terk etmeme ve 15 milyon lira mağdurların zararlarının karşılanması için güvence yatırılması şartıyla tahliyesine karar verdi. Karar sonrasında müştekiler sinir krizi geçirerek, mahkemenin kararına tepki gösterdi. Karar duruşması sonrasında müştekiler ve avukatları basın açıklamasında bulundu.
"Sanıklar bundan sonra benim hedefimde"
Patlamada hayatını kaybeden 26 yaşındaki Halis Yılmaz’ın babası Muammer Yılmaz, "Bu karara uymuyorum, saygı da duymuyorum ve bu davanın peşini yasal ve illegal yoldan aramaya devam edeceğiz. Sanıklar bundan sonra benim hedefimde. İsteyen de dava açsın" dedi.
"Haklı olup, mağdur olmaktan çok bıktık. Bunlara bırakacak pabucumuz yok"
Patlamada hayatını kaybeden Muhammet Seyfi Çanakçı’nın yakını avukat Gülşen Uzuner, "Ben teyzemden de özür diliyorum. Muhammet Seyfi Çanakçı’nın yeğeniyim ben. Dayım olur kendisi daha doğrusu olurdu. Ondan da özür diliyorum. Teyzem ambulansla kaldırıldı. Onu ben buraya çağırdım. Dedim ki davayı takip edelim, önce biz sahip çıkacağız. Haklı yerini bulacak ya arıyoruz hukukun koridorlarında bir şey. Mahkeme koridorlarında da arayışımıza sahip çıkacağız gelin dedim, gerçekten çok pişmanım. Şimdi bizim ailelerimizle dalga mı geçiliyor? Arkadaşlar biz haklı olup, mağdur olmaktan çok bıktık. O yüzden cübbeyle konuşmuyorum sizinle. Çok bıktık bundan. Biz hoşlanmıyoruz mağdur olmaktan bizim hoşumuza gitmiyor. Biz acı çekmekten hoşlanmıyoruz. Bunu böylece anlayın. Bizim bunlara bırakacak pabucumuz da yok. Ahirete bırakmayız, bırakana saygı duyarım. Biz bu davanın arkasındayız. Benim hukuka hiçbir lafım yok ben de adalet arayışımdan vazgeçmeyeceğim. Ailelerimiz için de vazgeçmeyeceğim. Onlara yaşattığımız duygu için çok özür dilerim bir avukat olarak. Ama aile olarak asla geri adım atmayacağız" diye konuştu.
"Adamı aldılar, ödüllendirip evine koydular"
Hayatını kaybeden Sebahattin Tepeçınar’ın ablası Hatun Tepeçınar da gözyaşları içerisinde karara tepkisini dile getirdi. Tepeçınar, "Şu an o kadar kötüyüm ki biz bugün yine öldük. Ben bu adaleti dava sonucunu kabul etmiyorum. Hiçbirimiz de kabul etmeyeceğiz. Allah’ın adaleti de var ama biz o adaleti dünyada görmek istiyoruz. Bizim acılarımızı bizim yaralarımızı kimse alacak. Ciğerlerimizi yaktılar. Adamı aldılar, ödüllendirip evine koydular. Ama biz bunun peşini hiçbir zaman bırakmayacağız" şeklinde konuştu.