Genel

Eski belediye başkanına suikast

Eski belediye başkanına suikast: Sanıklar çelişkili ifade verdi, “175 bin liraya” için yapmışlar!

Sakarya’nın Ferizli ilçesinde eski belediye başkanı Ahmet Soğuk’un silahlı saldırı sonucu öldürülmesine ilişkin davada, cinayetin para karşılığı işlendiğine yönelik itiraflar duruşmaya damga vurdu. Sakarya 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada sanık M.F.Ö, eylem için 175 bin liraya anlaştıklarını, 15 bin lira aldığını öne sürerken, sanıkların birbirini suçlayan ifadeleri ve azmettirici iddiaları yargılamanın odağında yer aldı.

Sakarya'da eski Ferizli Belediye Başkanı Ahmet Soğuk'un silahla öldürülmesine ilişkin tutuklu 4 sanığın yargılanmasına devam edildi. Sakarya 3. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada, tutuklu sanıklar M.F.Ö, M.G. ve O.E, müştekiler H.S, U.S, T.A. ve B.S. ile taraf avukatları hazır bulundu. Sanık N.E. ise duruşmaya tutuklu bulunduğu cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemiyle (SEGBİS) katıldı. Söz verilen sanık M.F.Ö. maktul ile sanıklar N.E. ve O.E'yi tanımadığını, sanık M.G'yi de Düzce'den tanıdığını kaydetti.

M.G'nin olaydan 3 gün önce poşet içerisinde silahı getirdiğini aktaran M.F.Ö, "M.G, 'Tutma, parmak izi var olayı başkasına yıkacağım.' dedi. Olaydan 1 gün önce Ferizli'ye maktulün evinin oraya gittik. 'Yarın takip ederiz, lastiğine ya da kendisine ateş ederiz.' dedi." ifadelerini kullandı.

“Maktul elini beline attı, ben de arabanın alt tarafına ateş ettim”

Olay günü sabah saatlerinde sanık M.G'yi evinin önünden aldığını ve yola çıktıklarını anlatan M.F.Ö, şöyle devam etti:

"Sürekli telefonla görüşme yapıyordu. Olay yerine yaklaştık, alkol aldık ve bekledik. 'Adam (maktul) evde mi diye bak.' dedi. Telefonumun kamerasını yakınlaştırarak eve baktım, arabası oradaydı. 'Çok bekledik, gidelim.' dedim. Arabadan aşağı indi, tuvaletini yapıyordu, o sırada ben aracın içerisinde uyukluyordum. 'Dadaş, geliyor.' dedi. Araba önümüzde durdu, camlar açıktı. Maktul elini beline attı, ben de arabanın alt tarafına ateş ettim. Maktul silahın kabzasını çekmeye çalışıyordu, ben de tekrar ateş ettim."

M.F.Ö, kaçarken polis çevirmesine denk geldiklerini fakat durmadıklarını dile getirerek, ardından Düzce'ye dönüp aracı sahibine teslim ettiklerini ve kendisinin olaydan haberi olmadığını savundu.

Maktulün eski belediye başkanı olduğunu haberlerden öğrendiğini, M.G. ile İstanbul'a gittiklerini belirten M.F.Ö, "Kartal'da büfeye uğradık, araçtan inmedim. M.G. içerisinde uyuşturucu madde olan poşetle döndü ve 'Ali ağabeyin' hediyesi, parayı da pazartesi verecek.' dedi. Düzce'ye döndük. Daha sonra da yakalandım" ifadesini kullandı.

Sanık, M.F.Ö, 175 bin liraya anlaştığını fakat 15 bin lira aldığını iddia ederek, Soğuk'un fotoğrafını olay günü gördüğünü ve ilk elini beline atanın maktul olduğunu, öldürmeyi asla istemediğini iddia öne sürdü. Sanığın avukatı da mermilerin kriminal de incelemesini talep etti.

"M.F.Ö. telefonumdan N.E'yi arayıp, işi bitirdiğini söyledi"

Sanık M.G ise maktulü tanımadığını, sanık N.E. ile 2-3 yıl önce tanıştığını ve olayla bağı olmadığını öne sürdü.

M.G, 25 Temmuz'da N.E'nin iş yerine gittiğini belirterek, "N.E, 'M.F.Ö'ye birini vurduracağım, ulaşamıyorum.' dedi. M.F.Ö. gece vardiyasında iş yerime geldi. N.E. beni ablamla tehdit etti. Ben de N.E'nin kendisine ulaşamadığını M.F.Ö'ye ilettim” şeklinde konuştu.

M.G. 26 Temmuz'da N.E'nin çağırmasıyla sanayiye gittiğini, sanık O.E'nin de orada olduğunu belirterek, "N.E. ile Ferizli'ye gittik. N.E, 'Olay yerini M.F.Ö'ye göster dedi.' N.E'yi daha sonra Sapanca'da evine bıraktım" dedi.

Aynı gün öğleden sonra sanık M.F.Ö'nün aramasıyla Ferizli'ye gittiklerini ve yeri gösterdiğini aktaran M.G, "Sonra Sapanca'ya gittik. M.F.Ö. arabadan indi, 15 dakika biriyle görüştü. Olduğumuz yer sanık kardeşlere aitti. Daha sonra Kocaeli'ye alışverişe gittik, parayı M.F.Ö. ödedi. Beni gece çalıştığım yere bıraktı" savunmasında bulundu.

“Polisleri görünce de silahla beni tehdit etti”

M.G, olay günü sabahı M.F.Ö'nün kendisinin kaldığı ablasını araması üzerine korkudan arabaya bindiğini ve Ferizli'ye gittiklerini iddia ederek, şöyle devam etti:

"Alkol ve çerez aldık. O içti, mısır tarlasının oraya gittik. Benim telefonumu aldı, N.E'yi aradı. Sağ koltukta oturuyordum. Arabayı çalıştırdı, ben de tuvalete gittim. Sonra silah sesleri patladı. Silahı bana doğru tuttu, arabayı kullanıyordum. Polisleri görünce de silahla beni tehdit etti. Kuzey Marmara Otoyolu'na gelmeden silahı attı. Telefonumdan N.E'yi arayıp, işi bitirdiğini söyledi."

Kendisinin İstanbul Pendik'te yakalandığını belirten M.G, kolluk kuvvetindeki beyanlarını kabul etmediğini kaydetti. M.G, olayı yapmadığını ve yaptırmadığını ileri sürerek, bu yüzden pişman olmadığını dile getirdi. M.G'nin avukatı da sanık M.F.Ö'nün ifadelerini kabul etmediklerini belirterek, müvekkilinin tahliyesini talep etti.

Sanık N.E. de kollukta ve savcılıktaki ifadelerinin geçerli olduğunu belirterek, "Olay günü Balıkesir Bandırma'daydım. Yeğenim orada askerlik yapıyordu onu ziyaret ettim. 1 gün Erdek'te 5 yıldızlı otelde kaldım, kayıtlar mevcuttur” dedi. N.E, sanık M.G'yi yönlendiren birinin bulunduğunu ve kendisinin suçsuz yere cezaevinde yattığını belirterek, telefon görüşmelerini kabul ettiğini ama olayla ilgisinin olmadığını iddia etti.

"İfadede çelişkiler var"

Sanık O.E de M.G'nin ifadelerinde çelişki olduğunu belirterek, "Bir kez yüz yüze geldik. Ağabeyim aradı '5 bin lira var mı üzerinde.' diye sordu. 'Var.' dedim ve M.G'ye verdim. 2 gün sonra da aldım. Ağabeyimle arasındaki kız olayından bilgim yoktu, burada öğrendim." savunmasını yaptı.

Aylarca suçsuz cezaevinde kaldığını belirten O.E, olayla ilgisinin olmadığını öne sürdü. Sanıklar N.E. ve O.E'nin avukatları da müvekkillerinin tahliyelerini istedi. Söz alan müşteki H.S, sanık O.E'nin olaydan önce 14 gün babasını takip ettiğini ve sanıkların ağız birliği yaptığını belirtti.

Müşteki U.S, T.A. ve B.S. de sanıkların babalarıyla ilgisinin olmadığını, olayın azmettiricilerinin başkaları olduğunu ve o isimlerin huzurda ifade vermelerini istediklerini kaydetti. Görüşü sorulan cumhuriyet savcısı da sanıkların tutukluluk hallerinin devamını talep etti. Mahkeme heyeti, taleplerin değerlendirilmesine ve sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar vererek, duruşmayı erteledi.