Bursa

Bursa'da hayvanseverler isyanda

Bursa Veteriner Hekimler Odası, Bursa Barosu, Türk Tabipler Birliği ve TMMOB Sahipsiz Hayvanların Toplanması Kararı ve Beslenmelerinin Yasaklanması hakkında Bursa Doğa Koruma ve Milli Parklar 2.Bölge Müdürlüğü önünde basın açıklaması gerçekleştirdi.

Bursa Veteriner Hekimler Odası, Bursa Barosu, Türk Tabipler Birliği ve TMMOB Sahipsiz Hayvanların Toplanması Kararı ve Beslenmelerinin Yasaklanması hakkında Bursa Doğa Koruma ve Milli Parklar 2.Bölge Müdürlüğü önünde basın açıklaması gerçekleştirdi.

Basın açıklamasında konuşan Bursa Veteriner Hekimler Odası Başkanı Melike Baysal:

"Bugün burada 5199 sayılı kanunda değişiklik yapan 7527 sayılı yasanın olumsuz sonuçlarını ve gönüllü besleme faaliyetlerinin engellenmesi yönündeki uygulamalara ilişkin hukuki, bilimsel, etik ve toplumsal itirazımızı dile getirmek üzere toplandık.


Bazı valilik ve il idare kurullarının, sokak hayvanlarının toplanmasına ve beslenmesinin yasaklanmasına yönelik idari kararlarını büyük bir kaygıyla izliyoruz. Bu kararların arkasında, 2 Ağustos 2024’te yürürlüğe giren 7527 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu’ndaki değişiklikler gösterilse de, uygulamada yaratılan mağduriyet, hukuki belirsizlikler, hayvan hak ve refahı ihlalleri ile toplumsal vicdan yaraları ortadadır.

Bu açıklama ile, Besleme yasağının yasal dayanağı olmadığını,


7527 sayılı kanun değişikliğinin bilimsel ve toplumsal sorumlulukla bağdaşmadığını,


• Belediyelerce uygulanmakta olan toplu toplama ve barınak yükümlülüğü yerine, gerçekçi “kısırlaştır-aşıla-yerinde yaşat’’ modelinin hayvan sağlığı ve toplum sağlığı açısından zorunlu olduğunu,


• Yetkilileri bu konularda sorumlu, hukuka uygun ve vicdana uygun politikalar üretmeye çağırdığımızı ilan ediyoruz.

Cumhuriyet Halk Partisi tarafından 7527 sayılı Kanun’un çeşitli maddelerine karşı açılan iptal davası Anayasa Mahkemesi tarafından reddedilmiştir. Mahkeme; sokak hayvanlarının sahipsiz statüsünün yeniden tanımlanması, barınak yükümlülükleri, sahiplendirilinceye kadar bakımevlerinde tutulmaları ve bazı durumlarda ötanaziye imkân veren hükümler de dahil olmak üzere, düzenlemeleri Anayasa’ya uygun bulmuştur.

Ancak bu karar, gerçek sahayı, barınak kapasitesini, uygulamadaki ağır hak ihlallerini ve yerel yönetimlerin fiili imkânsızlıklarını dikkate almamaktadır. Mahkemenin “devletin pozitif yükümlülüğü” vurgusu, sahada bu yükümlülüğün yerine getirilmesi için gereken kaynak, altyapı ve personelin mevcut olmadığı gerçeğini görmezden gelmektedir.

AYM’nin kararı, hukuki açıdan bağlayıcı olsa da, bilimsel geçerlilik, hayvan refahı ilkeleri, toplum sağlığı, yerel yönetimlerin kapasitesi ve etik sorumluluklar açısından ortaya çıkan sorunları ortadan kaldırmamaktadır. Uygulamadaki aksaklıklar, toplama-barınak-ötanazi eksenli modelin hem pratikte hem de toplumsal vicdanda sürdürülebilir olmadığını açıkça göstermektedir.

AYM’nin tüm gerekçeleri köpeklerin saldırgan ve insanlara zararlı olduğu yönündedir.

Oysa Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu 2024 yılında 394 kadının öldürüldüğünü, son zamanlardaki en yüksek rakam olduğunu ifade ediyor. Öldürülen 394 kadının 166’sı evli olduğu erkek, 45’i birlikte olduğu erkek, 31’i babası, 30’u eskiden evli olduğu erkek. Bu yıl 280 kadın aile içindeki erkek tarafından öldürüldü.

Oysa köpek ısırdığı için ölen insan sayısı ile ilgili tek bir veri yok, köpekten kaçarken araba çarptı, duvardan düştü herhangi bir nedenle de yaşanabilecek durumları köpeklere bağlamak gibi zorlama gerekçeler var.

Sokak hayvanlarının toplanması ve beslenmesinin engellenmesi politikası, hiçbir bilimsel, hukuki ya da etik dayanağa sahip değildir. Besleme yasağı gibi hukuki dayanağı olmayan kararlar derhal iptal edilmelidir. Eğer idarenin amacı halk sağlığını ve hayvan refahını korumaksa, 5199 sayılı Kanun’un koruyucu hükümleri esas alınmalı; gönüllü besleme ve toplum temelli çözümler engellenmemelidir.

Bugün yasaklarla, toplamalarla ve yetersiz barınaklarla yürütülen operasyonlar; hayvanların yaşam hakkına, toplumun vicdanına ve hukuk devletine ağır darbeler vurmaktadır.

Belediyelerin tek başına bu yükü karşılaması fiilen imkânsızdır. Bu nedenle devlet bütçesinden hayvan refahı için özel kaynak ayrılmalı; tüm belediyelere uygulanabilir tip projeler hazırlanmalı ve ülke çapında standart, sürdürülebilir bir sistem kurulmalıdır.

HAKİM + Yaşamdan Yana Derneği’nin 2025 raporuna göre 1.408 belediyeden yalnızca 273’ünde barınak bulunmakta, mevcut barınak kapasitesi ise yalnızca 89.451 hayvanla sınırlıdır. Bu rakam, sokakta yaşayan yaklaşık 4 milyon hayvanın yalnızca yüzde 2,2’sine karşılık gelmektedir. Bu durum, toplama-barınak modelinin gerçekçi olmadığını açık biçimde ortaya koymaktadır.

Sorumlu idareleri, yerel yönetimleri, valilikleri ve tüm karar alıcıları; bilime, hukuka, etik değerlere ve toplumsal vicdana uygun politikalar üretmeye, sokak hayvanlarını “temizlik unsuru” değil, yaşam hakkı olan canlılar olarak görmeye çağırıyoruz.

Bursa Barosu Hayvan Hakları Komisyonu Başkanı Av. Ülker Şahverdi:

Son günlerde kamuoyunda yer alan “besleme yasağı”, “kontrollü besleme” ve sahipsiz hayvanların sahadan kaldırılmasına yönelik idari söylemler hem kanuni dayanağı bulunmayan, hem de Anayasa’nın temel ilkelerini açıkça ihlal eden uygulamalardır. Türk hukukunda sahipsiz hayvanların beslenmesini yasaklayan hiçbir düzenleme bulunmamaktadır. Aksine, 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu’nun 2023 yılında 7527 sayılı Kanun ile değişen hükümleri, beslemeyi engelleyen eylemleri idari kabahat olarak düzenlemiş ve yaptırıma bağlamıştır. Kanunun 14. maddesi, hayvanların aç bırakılmasını, su ve mamanın ortadan kaldırılmasını, gönüllü beslemelerinin engellenmesini açıkça yasaklamıştır. Dolayısıyla beslemek bir haktır, beslemeyi engellemek ise yasaktır. Bu hükümlere rağmen, idarenin sahipsiz hayvanları yasaklı alanlar dışına çıkarmaması Anayasa’nın 38. maddesindeki “kanunsuz suç ve ceza olmaz” ilkesinin açık ihlalidir. Yerleşik Danıştay içtihatları da kanunda yer almayan bir yasaklamanın idari işlemle yaratılamayacağını birçok biçimde ortaya koymaktadır.

Anayasa’nın 56. maddesi devlete açık bir görev yüklemektedir: Devlet, herkesin sağlıklı ve dengeli çevrede yaşama hakkını korur. “Çevre” kavramı uluslararası ve ulusal hukukta hayvanları, doğal yaşamı ve canlı çeşitliliğini kapsar. Dolayısıyla devletin pozitif yükümlülüğü yalnızca insan için değil, tüm canlılar için yaşam hakkını korumayı içerir. İdarenin hayvanların beslenmesini yasaklaması, yaşam hakkını ortadan kaldırmaya yönelik bir uygulama olup devletin pozitif yükümlülüğü ile bağdaşmamaktadır.

Valilik makamının; yeni suç yaratma, yeni kabahat ihdas etme, kanuni bir hakkı sınırlama, kanunda olmayan fiile ceza öngörme yetkisi bulunmamaktadır. Bu nedenle “ilde besleme yasaktır” veya “ülke genelinde besleme yasaktır” şeklindeki beyanlar, yetki aşımı, yetki gaspı ve yoklukla malul işlemlerdir. Hukuki bağlayıcılığı yoktur; uygulanmaları mümkün değildir.

2024 yılında yürürlüğe giren “Sahipsiz Hayvanların Korunması ve Rehabilitasyonu Yönetmeliği”, belediyelere gerekli tesis, personel ve bakım altyapısını oluşturabilmeleri için 2028 yılına kadar zorunlu bir uyum süreci tanımıştır. Bu süre dolmadan belediyelere: toplu toplama, zorla barınağa getirme, sürgün niteliğinde sahadan kaldırma yönünde baskı yapılması mevzuata açıkça aykırıdır. Bu nedenle DKMP’nin, valiliklerin ve idari birimlerin belediyeler üzerinde kurduğu bu baskıların hiçbir hukuki geçerliliği yoktur.

YİNE SÖYLÜYORUZ VE SÖYLEMEYE DEVAM EDECEĞİZ:

Hayvanların beslenmesinin yasaklanması, sahadan toplamak, sahadan zorla uzaklaştırmak, barınaklara kapatmak ve ötanazi uygulamasını genişleten politikalar; hukuka, Anayasa’ya, uluslararası standartlara, bilime ve en önemlisi insanlığın vicdanına aykırıdır.

Unutulmamalıdır ki, Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devletidir. Hukuk devletinde idarenin tüm işlem ve eylemleri hukuka dayanmak zorundadır.

Açıklamaya imzacı olan kurumlar:

Bursa Barosu
Bursa Veteriner Hekimler Odası
Bursa Tabip Odası
TMMOB
Z Doğa Derneği
Mudanya Belediyesi Hayvan Hakları Komisyonu
Nilüfer Kent Konseyi
Bursa Su Kollektifi
2021 Tüm Emekliler Sendikası
CHP Bursa İl Başkanlığı
Koza Dağcılık Kültür Sanat Doğa Derneği
Tekstil Mühendisleri Odası Bursa Şubesi
Kimya Mühendisleri Odası Bursa Şubesi
Mimarlar Odası Bursa Şubesi
Makine Mühendisleri Odası Bursa Şubesi
Elektrik Mühendisleri Odası Bursa Şubesi
KESK Bursa Şubeler Platformu