Pala, soruşturma dosyalarına göre 57 sahte lisans diploması ve 4 sahte lise diploması üretildiğini, ayrıca 108 ehliyet sınav sonucunun değiştirildiğini ve 6 Şubat depremlerinde yaşamını yitiren vatandaşların kimlik bilgilerinin çalındığını belirtti. Bu bulguların siber güvenlik açısından ciddi bir tehlikeyi gözler önüne serdiğini ifade etti.
“Kamu kurumlarının dijital sistemleri artık güven vermemektedir. e-Devlet ve e-Nabız sistemlerinde yaşanan veri sızıntısı iddialarının ardından bu olay, Türkiye’nin dijital güvenlik altyapısındaki zaafları açık biçimde ortaya koymuştur” diyen Pala, denetim ve sertifikasyon süreçlerindeki olası ihmallerin ayrıntılı incelenmesini ve sorumluların hesap vermesini istedi.
Milletvekili Pala’nın çağrısına karşın Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdülkadir Uraloğlu, Anayasa’nın 98. maddesi uyarınca öngörülen on beş günlük yasal süre dolmasına rağmen soru önergesine yanıt veremedi.
“Siber güvenlik neden sağlanamıyor?”
Prof. Dr. Pala, soru önergesinde özellikle elektronik imza süreçlerinde kimlik doğrulama ve denetim eksikliklerine dikkat çekti. BTK’nın Elektronik İmza Kanunu kapsamında hizmet sağlayıcıları ne sıklıkla denetlediği, hatalı sertifika üreten kurumlara neden yaptırım uygulanmadığı ve SMS temelli iki aşamalı doğrulamanın hangi güvenlik standartlarına göre yeterli görüldüğü sorularına yanıt istedi. Pala, Bakana denetim süreçleri konusunda şeffaflık çağrısında bulundu.
“Yaşanan skandal devletin dijital altyapısının temelinin çok zayıf olduğunu gösteriyor.”
Pala ayrıca, sahte diploma iddialarının yalnızca bireysel ihmallerle açıklanamayacağını, ortaya çıkan güvenlik zafiyetlerinin sistem sorunlarına işaret ettiğini söyledi. Üniversite yöneticilerine kanıt beyanı aranmaksızın diploma kaydı açma yetkisinin verilmesinin bu tür suistimallere zemin hazırladığını vurguladı.
Pala, siber güvenliğin günümüzde kamu yönetiminin temel unsurlarından biri olduğunu belirterek şunları kaydetti: “Elektronik imza kopyalanabiliyor, sahte diplomalar üretilebiliyor ve bu belgeler resmî sistemlerde kayıt altına alınabiliyorsa, kamu kurumlarının dijital sistemlerinde çok ciddi eksiklikler var demektir.”
Son olarak Pala, kamunun dijital sistemlerinin güven kazanabilmesi için önce sorumluların kamuoyu önünde hesap vermesi, ardından eksikliklerin bilimsel temelde giderilmesi gerektiği vurgusunu yineledi. “Cumhurbaşkanlığı Hükümeti sorunları çözmek yerine, bu konuları ayrıntılı biçimde araştırmak isteyen gazeteci ve akademisyenler üzerinde soruşturmalar ve davalarla baskı kuruyor. Bu durum asla kabul edilemez” diyerek sözlerini tamamladı.





