Bursa’nın bir zamanlar Türkiye’nin en yaşanabilir büyükşehirlerinden biri olarak anıldığını, son 8 ayda uygulanan politikalarla yaşam maliyeti en yüksek şehirlerden biri haline geldiğini belirten parti temsilcileri, sürecin sorumlusunun mevcut belediye yönetimi olduğunu vurguladı.

Parti temsilcileri, şu açıklamalarda bulundu:

Mahmut Fuat Kadıoğlu (Gelecek Partisi):

“Ulaşım çöktü, altyapı bitik, halk bezmiş! Bursa’yı yönetenler koltukta oturup vatandaşa yük bindiriyor. Bu mudur sosyal belediyecilik?”

Tayfun Öztürk (DEVA Partisi):

“Toplu taşıma rezalet! Zam üstüne zam, hizmet sıfır! Klimalar çalışmıyor, merdivenler bozuk, asansörler arızalı! Yönetemiyorsanız bırakın!”

Çağrı Kaplan (Demokrat Parti):

“8 ayda Bursa’yı uçurumun kenarına getirdiler. Burası artık ‘Yeşil Bursa’ değil, ‘Zamlı Bursa’. Vatandaşı değil, rantı düşünüyorlar!”

Taner Keleş (Saadet Partisi):

“BESAŞ halkın göz bebeğiydi, şimdi lüks ürün fabrikasına döndü. Ekmeğe yapılan zam sofralara ihanettir! Halkın ekmeğiyle oynamak, vicdanı yitirmektir!”

Yasin Gök (DEVA GİK Üyesi):

“Yönetenler halka değil, piyasaya kulak veriyor. Bursa halkı ulaşımda eziyet çekiyor, ekmeği parmakla sayıyor. Bu kabul edilemez!”

"Ulaşımda felaket: Zam var, hizmet yok"

Bursa’da şehir içi ulaşımda yalnızca fiyat artışı değil; hizmet kalitesinde de ciddi düşüş yaşandığını belirten temsilciler, son 8 ayda ulaşım ücretlerine yapılan %300’ü aşan zammın, özellikle öğrencileri ve dar gelirli kesimleri vurduğunu kaydetti.

Aylık abonman kart uygulamasının kaldırılması, vatandaşı her basışta maliyet düşünmek zorunda bırakırken, toplu taşıma araçlarındaki teknik eksiklikler de tepki çekiyor. Otobüslerde klima çalışmıyor, bazı araçlar kapıları açık şekilde trafikte seyrediyor. Bursaray istasyonlarında ise yürüyen merdivenlerin haftalardır çalışmadığı, asansörlerin sık sık arızalandığı ifade edildi.

"BESAŞ zamları: Halkın sofrasına darbe"

BESAŞ’ın, halkçı belediyeciliğin bir örneği olmaktan uzaklaştığını belirten muhalefet, kurumun kar odaklı bir yapıya dönüştüğünü ve dar gelirli yurttaşların sağlıklı ve nitelikli ekmeğe erişiminin zorlaştığını ifade etti.

Yapılan son zamlarla birlikte;

  • Tam buğday ekmek: 30 TL

  • Tam tahıllı ve yulaflı ekmekler: 35 TL

  • Organik siyez tam buğday ekmek: 55 TL oldu.

Sadece francala ekmeğin fiyatında değişiklik yapılmaması ise, "Zengine dikkat, dar gelirliye zam" politikası olarak yorumlandı. Dar gelirli bir ailenin haftalık yalnızca ekmek masrafının yüz liraları aştığına dikkat çekildi.

Ortak talepler: Halkın sesi duyulsun

Muhalefet partilerinin ortak talepleri şöyle sıralandı:

  • Toplu ulaşıma yapılan zamlar geri alınmalı, dar gelirli ve öğrencilere özel abonman kartlar yeniden hayata geçirilmelidir.

  • BursaRay ve otobüs istasyonlarında teknik arızalar giderilmeli, engelli bireyler için erişim olanakları sağlanmalıdır.

  • Toplu taşıma araçlarında klima çalışması zorunlu hale getirilmeli, bakım ve denetimler artırılmalıdır.

  • BESAŞ yeniden halk yararına üretim yapan bir kuruma dönüştürülmeli, temel gıda ürünlerinde sosyal fiyat politikası uygulanmalıdır.

    EMEP Bursa'dan TOGG’da işten çıkarmalara tepki!
    EMEP Bursa'dan TOGG’da işten çıkarmalara tepki!
    İçeriği Görüntüle

“Hizmet yerine sıkıntı taşıyan yönetim anlayışını reddediyoruz”

Ortak metin, DEVA Partisi İl Başkanı Tayfun Öztürk tarafından okundu. Açıklamada şu ifadelere yer verildi:

“Bursa halkı artık sabah otobüse binmeden kaç basışta ne kadar ödeyeceğini, akşam markete uğramadan bir ekmek için ne kadar vereceğini hesaplıyor. Bu şehirde artık gülümseyen değil, dişini sıkan bir halk yaşıyor.
Bu yönetim anlayışı ya halkın sesini duyar ya da halk sandıkta gereken cevabı verir.”