İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) ve görevinden uzaklaştırılan tutuklu Ekrem İmamoğlu’na yönelik yolsuzluk iddiasına ilişkin yürütülen soruşturma, itirafçı olan Aziz İhsan Aktaş ve Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat’ın da aralarında bulunduğu belediye başkanlarına rüşvet verilerek ihale süreçlerinin organize edilmesi iddiasına yönelik yürütülen soruşturma, Beşiktaş Belediyesi Kültür ve Sosyal İşleri Müdürlüğü’nün 2019 yılında 29 Ekim kutlamaları için doğrudan temin yöntemiyle yaptığı alım hakkında ihbar üzerine başlatılan soruşturma ve İBB’ye yönelik yolsuzluk soruşturmasında bazı şüphelilerin Büyükçekmece Belediyesi ile ilgili çeşitli iddialarda bulunmaları üzerine başlatılan soruşturmalar sürüyor.
Soruşturmalar kapsamında gözaltına alınan 36 şüpheli, emniyetteki işlemlerinin tamamlanmasının ardından Çağlayan’da bulunan İstanbul Adalet Sarayı’na sevk edilmişti. Şüphelilerin savcılıkta ifade işlemlerinin sürdüğü öğrenildi.
"Benim ve partimin yada seçim çalışmalarımın bu tür araçlara kesinlikle ihtiyacı yoktur"
Soruşturma çerçevesinde gözaltına alınan ve adliyeye sevk edilen Avcılar Belediye Başkanı Utku Caner Çaykara’nın savcılık ifadesi ortaya çıktı. Çaykara, Aziz İhsan Aktaş’ın kendisine yönelik iddialarını kabul etmediğini belirttiği ifadesinde, "Ali Abacı ve Erhan Daka’yı CHP’de görev yapmış olduğumdan dolayı tanırım. Soruşturmada bahsi geçen şirketleri bilmiyorum, bağlantım ve iştirakim yoktur. Adaylık sürecinde çok yoğun bir çalışma içerisinde olmakla beraber zaten Avcılar’da parti olarak çok güçlü olmamız bir arada değerlendirildiğinde, benim ve partimin ya da seçim çalışmalarımın bu tür araçlara kesinlikle ihtiyacı yoktur. Avcılar Belediyesi özelinde bağlı olduğum partinin güçlü olduğu genel anlamda seçim sonuçlarına bakılırsa anlaşılacaktır. Benim, gizlediğim ve sakladığım hiçbir şey yoktur. Bu kapsamda, tüm bildiklerimi tüm samimiyetimle anlattım" dedi.
"Seçim döneminde ne nakdi bağış kabul ettim, ne talebim oldu"
İfadesinin devamında seçim kampanyalarına da değinen şüpheli Çaykara, "Belediye başkan adayı olarak seçim döneminde sabahın ilk ışıklarında başlayan çalışmalarım, her gün gece yarısını bulan saatlerde sona erdi. Bu yoğun tempoda broşür, afiş, araç, bayrak gibi teknik kampanya unsurlarını bireysel olarak tabir etmem ya da yürütmem mümkün değildir. Seçim kampanyasında Avcılar’da 70-80 araç sahadaydı. Araçlar hangi sokakta çalıştı, kim kullandı, broşürü kim dağıttı, kim getirdi, bayrağı kaç genç astı, bunları benim takip etmem mümkün değil. Aynı zamanda seçim döneminde ne nakdi bağış kabul ettim, ne de böyle bir talebim oldu. Zaten Avcılar Belediyesi partimizin kalesi olup, bu yüksek bütçede bir seçim kampanyası yürütme ihtiyacı bulunmamaktadır. İddiaların hepsi emeğimizi karalamaya yönelik iftiradır. Kaldı ki söz konusu iddia tarafıma yöneltilmemektedir. Muhatabı olmadığım bir suçlamadan dolayı günlerdir gözaltında tutuluyorum. Ben broşürle, araçla, bayrakla değil, vatandaşla ilgilendim. Bahse konu iddiaların benimle alakası yoktur" diye konuştu.
