Mustafa Fehmi Kubilay’ın Hayatı
Mustafa Fehmi Kubilay, 15 Kasım 1906 tarihinde Adana’nın Kozan ilçesinde dünyaya geldi. Girit göçmeni Hüseyin Karavana ile Zeynep Hanım’ın çocuğudur. Fatma, Demir ve Ali isimli kardeşlerinden sonra doğmuştur. Ailesiyle birlikte 1912 yılında İzmir’e göç eden Kubilay, daha sonra Aydın’a taşınmıştır.
Aydın’da temel eğitimini tamamlayan Kubilay, 1919 yılında Yunan işgalinin etkileri nedeniyle ailesiyle birlikte Antalya’ya gitmek zorunda kalmıştır. Bu dönemde babasını kaybetmiştir.
Eğitim Yılları ve “Kubilay” Adı
Antalya’da Darülmuallimin’in üçüncü sınıfındayken okulun kapanması üzerine ailesiyle tekrar İzmir’e dönen Kubilay, burada eğitimine devam etmiştir. Tarih derslerine duyduğu ilgi ve Kubilay Han’a olan hayranlığı nedeniyle arkadaşları tarafından “Kubilay” lakabıyla anılmaya başlanmıştır. Zamanla bu lakap, onun adıyla özdeşleşmiş ve Mustafa Fehmi Kubilay olarak tanınmıştır.
Birkaç arkadaşıyla karıştığı bir olay sonrasında Bursa Muallim Mektebi’ne yönlendirilen Kubilay, 1926 yılında buradan mezun olmuştur.
Öğretmenlik ve Aile Hayatı
1 Eylül 1926’da Aydın Sultanhisar Mektebi’ne öğretmen olarak atanmış, iki ay sonra Aydın Gazipaşa Mektebi’ne geçmiştir. Burada öğretmenlik yapan Fatma Vedide Hanım ile 1928 yılında evlenmiştir.
Çiftin oğlu Vedat Aktuğ, 10 Mayıs 1929’da dünyaya gelmiştir. Ancak evlilikte yaşanan ciddi anlaşmazlıklar nedeniyle Kubilay, Aralık 1929’da boşanma davası açmış ve evlilik hukuken sona ermiştir. Oğlu Vedat Aktuğ, 2002 yılında hayatını kaybetmiştir.
Askerlik Görevi
Gazipaşa Mektebi’nden 1 Ekim 1929’da ayrılan Kubilay, İzmir Gaziemir’e tayin edilmiştir. Kısa süreli acemi birliği eğitiminin ardından İstanbul Harbiye Mektebi’ne sevk edilmiştir. Askerliğinin son bölümünü tamamlamak üzere Menemen’de bulunan 43. Piyade Alayı’na yedek subay (asteğmen) olarak atanmıştır.
Menemen Olayı (23 Aralık 1930)
23 Aralık 1930 sabahı Menemen’de silahlı altı kişi, bir camiden aldıkları yeşil sancağı ilçe meydanına dikerek halkı zorla etraflarına toplamaya çalışmıştır. Şeriat talepleriyle başlayan bu hareket, cumhuriyet karşıtı bir isyan niteliği taşımıştır.
Olay yerine gelen Yüzbaşı Fahri Bey, isyancılara dağılmaları çağrısında bulunmuş ancak bu çağrı reddedilmiştir. Durumun bildirilmesi üzerine Alay Komutanlığı tarafından Mustafa Fehmi Kubilay görevlendirilmiştir. Kubilay, isyancılara teslim olmaları çağrısında bulunmuş; ancak çıkan çatışma sırasında ağır şekilde yaralanarak hayatını kaybetmiştir.
Çatışma esnasında mahalle bekçileri Hasan ve Şevki de saldırganlara karşı direnmiş, ancak onlar da olay sırasında öldürülmüştür.
Olay Sonrası Gelişmeler ve Yargı Süreci
Menemen Olayı’nın ardından, 27 Aralık 1930’da Dolmabahçe Sarayı’nda yapılan toplantıdan sonra Atatürk, orduya gönderdiği telgrafta olayın vahametini vurgulamış ve yaşananlara seyirci kalanları sert bir dille eleştirmiştir.
31 Aralık 1930’da Menemen, Manisa ve Balıkesir’in merkez ilçelerinde sıkıyönetim ilan edilmiştir. 7 Ocak 1931’de başlayan Divanıharp yargılamalarında 105 sanık yargılanmıştır. 24 Ocak 1931’de açıklanan kararla 37 kişi idam cezasına çarptırılmış, diğer sanıklara çeşitli cezalar verilmiştir. 28 kişi, 3 Şubat 1931 gecesi idam edilmiştir.
Sıkıyönetim, 28 Şubat 1931’de Manisa ve Balıkesir’de, 8 Mart 1931’de ise Menemen’de kaldırılmıştır.
Tarihteki Yeri
Mustafa Fehmi Kubilay, Menemen Olayı ile birlikte Cumhuriyet rejimine yönelik tehditlere karşı verilen mücadelenin simge isimlerinden biri hâline gelmiştir. Ölümü, Türkiye Cumhuriyeti tarihinde laiklik ve hukuk devleti ilkesinin korunmasına dair önemli bir dönüm noktası olarak kabul edilmektedir.



