CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.

Özel, konuşmasına alkışlar eşliğinde başladı.

68 Kuşağı’nın devrimci önderlerinden Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan ve Yusuf Aslan’ın 6 Mayıs 1972’de idam edilişinin 53. yılına ilişkin mesaj veren Özel, "Bugün güne üç fidanımızı anarak başladık. Üç vatan evladının idamının 53’üncü yıl dönümüydü. Deniz Gezmiş’i, Hüseyin İnan’ı, Yusuf Aslan’ı mezarları başında aileleriyle, yol arkadaşlarıyla, biz yoldaşları olarak andık. Onların direncini, anti - emperyalist mücadelesini, Türkiye için barış ve kardeşliği savunmalarını, tam bağımsız Türkiye idealini, Filistin’e sahip çıkışlarını biz kez daha hatırladık. Ben de üç fidanımızın önünde bir kez daha burada saygı ile eğiliyorum" dedi.

Saldırıya uğraması hakkında değerlendirmelerde bulunan Özel, "Saldırı bize, bana, size, hepimize yazılmış bir açık mektuptur. Bir ihtar çektiler, ilk gün dediğim yerdeyim. Hiçbir siyasi partiyi, oluşumu bu işten doğrudan sorumlu tutmuyorum. 'Şu yapmıştır, bu yaptırmıştır' asla demem. Kimin yaptığını araştırmak savcının, polisin, devletin görevidir" ifadelerini kullandı.

"İKTİDAR BÜYÜK BİR SINAV VERECEK"

Özel, şöyle devam etti: "Adalet ve Kalkınma Partisi yönetimi, iktidarının 23. yılında bir büyük sınav verecek. Eğer bu işin uzandığı her yere kadar dosdoğru bir soruşturma ve kovuşturma yapılırsa ne âlâ, hiçbir problem yok. O güne kadar ben bu yükü kimsenin sırtına vurmam. Ama işin ucu bir yerlere gittiğinde tıkanırsa o zaman o bir yeri de, bunun üstüne gitmeyeni de konuşmak benim hakkım olur."

"MEKTUBU KALIN KALIN YAZARAK YOLLADILAR"

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, şunları ifade etti:

"Birileri bize şunu söylüyor; biz Türkiye'yi bir noktaya getirdik, bir şeye karar verdik. Siz bu kararın önünde engelsiniz, siz direniyorsunuz, itiraz ediyorsunuz. Hatta yaptığımız işi darbe olarak nitelendirip bu kurduğumuz planı bozmak için emek ediyorsunuz, mücadele veriyorsunuz. Sokağa çıkıyorsunuz, meydanları dolduruyorsunuz. Her hafta bir yerde miting, sürekli gündemde tutuyorsunuz. Durun, oturun, Ankara'ya dönün ve partinizde oturun. Bunu da çok net bir şekilde mektubu kalın kalın yazarak yollamışlar. Kimi yolluyor? Bir evlat katilini! Diyor ki; evladını öldürmüş, sana mı kıymayacak!"

"SALDIRIYA CEVABIMIZ OLACAK"

"Saldırıya bir cevabımız olacak" diyen Özel, "Yarın akşam Beyazıt Meydanı'ndayız. Cumartesi Van'dayız. 19 Mayıs'ta İzmir'deyiz. Cevabımız budur, cevabı okudunuz mu! Hadi oradan!" ifadelerini kullandı.

Özel, "O evlat katilinin elini çıplak yollayana söylüyorum. Cesaretin varsa doldur da yolla, hodri meydan!" diye konuştu.

SALDIRGAN "İMAMOĞLU'NA SUİKAST EMRİ VERİLDİ" DEMİŞ

Özgür Özel, kendisine saldıran Selçuk Tengioğlu'nun daha önce Saraçhane'ye geldiğini ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'na suikast düzenleneceğini söylediğini aktardı.

Özel, şunları anlattı: "Bu yılın ocak ayında evlat katili saldırgan İBB'ye gelmiş, 'koğuşta birlikte yattığım arkadaşlara talimat verildi, İmamoğlu'na suikast yapılacak, ihbar etmeye geldim' demiş. Bakın nasıl bir koğuşta yatmış, bu irtibatta olduğu arkadaşları kimmiş? Bizimkiler polisi çağırıp vermişler bunu dinleyin diye? Saraçhane'ye gelecek, kapıyı çalacak, 'ben iki evladın katili, 4 yıl önce çıktım içeriden, koğuş arkadaşlarımla irtibatım devam ediyor. İmamoğlu'na suikast emri aldılar, bilginiz olsun' diyecek. Savcı Bey, bir baktın mı o koğuşa, o koğuşa nerede? İmamoğlu'na suikast yapılacak diyen adam, dün herkesin gözünün önünde ana muhalefet liderine saldırıyor. Bu adamı birileri kullanıyor."

Saadet Partili Atmaca'dan TBMM'ye uçuş güvenliği soru önergesi
Saadet Partili Atmaca'dan TBMM'ye uçuş güvenliği soru önergesi
İçeriği Görüntüle

ERDOĞAN'A 'BAKAN TUNÇ' ÇAĞRISI

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç'un görevden alınması gerektiğini belirten Özel, şunları söyledi:

"Sayın Cumhurbaşkanının tensipleriyle gereğini yapacak arkadaşlar kimlerse benim meselemden önce Kartalkaya’da, önce çıkmış olan bilirkişi raporunu korsan ilan eden arkadaşlarına dönüp diyecekler ki, ‘O birinci raporda bakan ve bakanlık suçluydu. Raporu geri çektirdiniz. Tehdit ettiniz. Azil dilekçeleri aldınız. Sonra başka bir heyet buldunuz. O heyetin raporuyla da yola koyuldunuz. O ikinci heyetin raporunda belki bakan yok, belki çeşitli baskılarla, etkilerle bir şey oldu. Ama sorumlular arasında Turizm Bakanlığı’nın soruşturma izni vermesi gereken bakan yardımcısı, genel müdür ve yardımcıları, kontrolörler, baş kontrolör var… Kendisi dünyanın neresinde olsa bir dakika durmadan istifa etmesi gereken biri, kapıda koca koca ‘Turizm Bakanlığı’nın sorumluluğunda’ yazdığı halde ‘Ben sorumlu değilim’ deyip ilk dakikadan çıkıp yargıyı etkilemeye çalışan biri. Danıştay’ın 9’uncu Daire Başkanı evladını orada kaybetti. Cenazesinde birlikteydik; Abdurrahman Gençbay. ‘Meclis’te’ dedi, ‘Sen Turizm Bakanı mısın, yargıç mısın? Ne karışıyorsun, ne baskılıyorsun? Biz geldiğimizde yüzde 80’di yargıya güven, yüzde 20’ye düştü. Hepimiz sınıfta kaldık’ dedi. O bakan, kendisi istifa etmeyen bakan, bu sorumluların da yargılanmasına izin vermiyor. Sayın Erdoğan, arkadaşlar gereğini yapacaksa benim evlat katili ile olan meselemden önce gereğini yapın. Siz bu bakanı görevden alın, yeni bakanınız da soruşturmaya izin versin.”

MEHMET ŞİMŞEK'E TEPKİ

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'e eleştirilerde bulunan Özel, şöyle devam etti:

"Dünyaya karşı geçmişte kendini prestijli biri olarak, demokrat biri olarak pazarlayan Mehmet Şimşek, kendisini seçimle gelmiş birini gönderip, yerine kayyım atamaya, bir cumhurbaşkanı adayının adaylığına engel olmaya çalışılan darbenin finansörü olarak tescil etmiştir. Şimdi söyledikleri olmuyormuş da bilmem neymiş de… ‘İstifa etmek istiyorum. Beyefendiden affımı talep ediyorum…’ Bırakıp kaçıp kurtulacak. Bir kere istifa - mistifa etmesin, burada beklesin. Çünkü biz bu darbe girişimiyle sandıkta hesaplaşacağız. O Mehmet Şimşek’in o gece yüzünü göreceğiz. Ama Mehmet Bey, bir punduna getirip de kaçarsan…

Vallahi kaçamazsın, ant olsun ki peşini bırakmayacağız. Gittiğin ülkede hangi işe girmeye niyetlenirsen niyetlen, gittiğin ülkede perdeyi açacaksın billboardda senin bir darbenin finansörü olduğun yazacak. Sokakta yürüyeceksin, vallahi billboard kiralayacağım, otobüs giydireceğim, seni dünyaya rezil edeceğim. Öyle istifa - mistifa, ‘Beyefendi kabul ederse 10 güne yokum…’ Gittiğin yere kadar kovalayacağız, yaptıklarının hepsini bütün dünyaya anlatacağız. Bundan sonra da ‘Saygın ekonomistim…’ O zaman gelip de Türkiye’de darbeye karışmayacaksın, darbe finanse etmeyeceksin kardeşim, etmeyeceksin."

KANAL İSTANBUL İÇİN REFERANDUM ÇAĞRISI

Kanal İstanbul ile ilgili de konuşan Özgür Özel, referandum çağrısını yineleyerek, "Kendine güvenen sandığı getirir" diye konuştu.

BEYAZIT MİTİNGİ İÇİN ÇAĞRI

Yarın saat 20.30'da Beyazıt mitingi için çağrı yapan Özel, son olarak şunları kaydetti:

"Yarın Saraçhane’ye Beyazıt’ta toplanıp gelenlere iadeyi ziyarete gidiyoruz. Diplomanın iptaline karşı davayı açtığımız gün, Ekrem Başkan’ın mazbatasını iptal ettiklerinde, ceketi çıkarıp, kolları sıvayıp, ‘Gençliğimiz var’ dediği günün yıldönümünde, o gün yola çıktığı yolculuğun yıldönümünde bu sefer Saraçhane’de toplanıyoruz, Beyazıt’a, İstanbul Üniversitesi’ne, o diplomayı iptal eden hadsizlere haddini bildiren İstanbul’un gençleriyle kucaklaşmaya gidiyoruz. Yarın Beyazıt’tayız, Cumartesi Van’dayız, yan yanayız, omuz omuzayız, teslim olmuyoruz. Darbeye direniyor, iktidara yürüyoruz."

Kaynak: BİRGÜN