HABER: ELİF BAYRIK

TR Düşünce Kulübü, bir gelenek haline getirdiği çay simit programının 58’incisi düzenlendi.

Programın konuğu Gazeteci Necati Kartal oldu. Yapılan Çay Simit programına Çavuşoğlu’nun yanı sıra TR Düşünce Kulübü Genel Başkanı Ercan Yakut, Yüksek İstişare Kurulu Başkanı Ali Mollasalih ile üyeler katıldı.

Osmangazi’de ilk hasat Başkan Aydın’dan
Osmangazi’de ilk hasat Başkan Aydın’dan
İçeriği Görüntüle

Gazeteci Necati Kartal, Türkiye’de sivil toplum kavramının Batı’daki örneklerinden farklı olarak geliştiğini belirterek, “Bizde sivil toplum, askeri toplumun sivil uzantısı gibi işliyor. Eleştiri kültürü zayıf, merkezden gelen kararlara karşı durmak hainlik olarak görülüyor. Bu durum, demokratik yapının gelişmesini engelliyor” dedi. Kartal, Türkiye’de sivil toplumun tarihsel gelişimini, demokrasi kültürünü ve güncel siyasi gelişmeleri değerlendirdi.

“GERÇEK SİVİL TOPLUM YAPILARI AZ”

Türkiye’de sivil toplum örgütlerinin büyük bölümünün, devletin veya siyasi yapının bir uzantısı gibi davrandığını vurgulayan Necati Kartal, “Avrupa’da sivil toplum; kentlerin kendi sorunlarını çözmek için bir araya gelen, birlikte yaşam kültürünü ve kent adabını bilen yapılardan oluşur. Bizde ise genellikle resmi kurumlar, odalar ya da dini yapılar sivil toplum olarak görülür. Bu anlayış, sivil toplumun özüne aykırı” ifadelerini kullandı.

“KIBRIS, TÜRKİYE’NİN DIŞ POLİTİKASINDA KIRILMA NOKTASIDIR”

Kartal konuşmasında, Türkiye’nin dış politikasına da değinerek Kıbrıs meselesinin tarihsel sürecini detaylı biçimde anlattı. Kıbrıs’ın Osmanlı’dan günümüze stratejik önemini koruduğunu belirten Kartal, “Kıbrıs, Türkiye açısından vazgeçilemez bir ada. 1878’de İngiltere’nin geçici işgaliyle başlayan süreç, 1974’teki Barış Harekâtı’yla farklı bir boyut kazandı. Ancak 1974’ten bu yana kuzeyde kurulan devlet, uluslararası alanda hâlâ tanınmıyor” diye konuştu.

“KIBRIS TÜRK’Ü DÜNYADAN İZOLE EDİLDİ”

Kıbrıs’taki Türk toplumunun yıllardır izolasyon altında yaşadığını söyleyen Kartal, “Bugün 1974’te on yaşında olan bir çocuk, 60’lı yaşlarında. Hayatları boyunca pasaportsuz, kimliksiz, ekonomik olarak dışa kapalı yaşadılar. Bu insanların devleti var ama kimse tanımıyor. Bu da büyük bir trajedi” dedi.

“ELEŞTİRİ HAİNLİK, UZLAŞI ZAYIFLIK GÖRÜLÜYOR”

Türkiye’nin demokratik kültürüne de değinen Kartal, “Bizde eleştiri yıpratma olarak algılanır. Karşı tarafla uzlaşmak yasaktır. Bu kültür, sivil toplumu ve siyaseti merkezileştirir. Oysa demokrasinin gücü, farklı seslerin birlikte yaşayabilmesindedir” değerlendirmesinde bulundu.

Kartal, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin tutumunun siyasi dengeleri değiştirdiğini belirterek dikkat çeken açıklamalarda bulundu. Kartal, “Sanki bu projenin hamiliğini Bahçeli üstlenmiş gibi. Öcalan’ı da Bahçeli sahiplenmiş gibi bir tablo var. Bahçeli bastırıyor ama kimse bir şey yapmıyor. Hükümet de sıkışmış durumda. CHP, “Yapın bakalım ne yapacaksanız, ben duruyorum” diyor. Erdoğan anketlere bakıyor, sıfır getiri görüyor. Toplumsal destek yok. Bahçeli ise oy oranlarını değil, düzenin devamını önemsiyor. “Müessese nizamın devamı için gerekliyse, tamam” diyor” ifadelerini kullandı.

Selahattin Demirtaş ve diğer tutuklu isimlerle ilgili sürecin de hükümet açısından ikilem yarattığını ifade eden Kartal, “Demirtaş, Osman Kavala ve Can Atalay aynı hukuki durumda. Birini serbest bıraksan diğerini tutmak zor. Bu da yeni bir toplumsal tartışmayı tetikler. Bahçeli de adeta bombanın pimini çekip Cumhurbaşkanı’nın eline verdi. “İster çıkar ister çıkarmaz” dedi” diye konuştu.

Kartal, önümüzdeki hafta yeni gelişmeler yaşanabileceğini öngördü, “İlk günlerde tablo bulanıktı ama dengeler değişiyor. Ben önümüzdeki hafta bir çıkış olacağı kanaatindeyim. Devlet bu sürecin parçalanmasını istemiyor. Selahattin Demirtaş’ın da bu politikaya entegre edilmesi planlanıyor. Çıkarsa da farklı bir çizgi izlemeyeceği, mevcut sürece dahil olacağı konuşuluyor” dedi.