CHP Ankara Milletvekili Murat Emir, TBMM'de düzenlenen basın toplantısında söz verdiği gibi belgeleri ifşaladı. Emir, İBB davasını "19 Mart darbesi" olarak nitelendirdiği konuşmasında, kilit tanık Aziz İhsan Aktaş'ın suç örgütü iddialarıyla tutukluyken bile şirketlerinin paralarını nasıl kaçırdığını belgeleriyle kamuoyuna sundu.
"BİZ SENİ HEM SERBEST BIRAKIRIZ HEM PARANA KAVUŞURSUN"

Milletvekili Emir, sözlerine Aziz İhsan Aktaş'a yapılan iddia edilen siyasi teklifle devam etti. Aktaş'a, "Sen bizim dediklerimizi yap, iftiraları gerçekmiş gibi anlat, biz seni hem serbest bırakırız hem de paralarına kavuşursun." sözleriyle rüşvet teklif edildiğini öne sürdü. Emir, konuşmasında bu durumun arka planını şöyle açıkladı:
"Bu kişi suç örgütü kurmak, rüşvet, kara para atlamak her türlü iddiayla tutuklanmış. Bu kişi o sırada paralarını kaçırma derdi düşmüş."
TUTUKLULUKTAN 11 GÜN SONRA "NAYLON FATURA" TEZGÂHI

Milletvekili Emir, bu anlaşmanın ardından Aktaş'ın mal kaçırma planının nasıl devreye girdiğini şu sözlerle söyledi:
Aziz İhsan Aktaş'ın tutuklanmasından sadece 11 gün sonra, yakını Muhammed Emir Aktaş adına 250 bin lira sermayeli EMR adlı bir şirket kuruluyor. Bu şirket ise naylon fatura düzenliyor. Alınmamış, olmamış hizmetleri varmış gibi gösteriyor."
SARAY, BAŞSAVCILIK VE MAHKEME "SEYRETTİ" İDDİASI
Milletvekili Emir, ifşaatına Aktaş'a yapılan pazarlıkla devam etti. Aktaş'ın mal kaçırma sürecinin basit bir ihmal olmadığını savunan Emir, bu duruma kurumların göz yumduğunu, "Kim seyrediyor? Konkordato komiseri, mahkeme seyrediyor. Yani saray seyrediyor. Yani İstanbul Başsavcılığı seyrediyor. Bu pazarlık birlikte yapıldı. Aziz İhsan Aktaş'a dendi ki arkadaş sen eğer özgürlüğüne kavuşmak istiyorsan yetmez. Aynı zamanda parana kavuşmak istiyorsan bu iftiraları atacaksın." ifadeleriyle belirtti.
"OĞLUNUN CEBİNE 206 MİLYAR TL GİRDİ"
Emir, Aziz İhsan Aktaş'ın iftiracı olduktan sonra kavuştuğu ödüllerin boyutunu, "Özgürlüğüne kavuştuğunu biliyoruz. 700 yılda yargılanıp şu anda yurt dışı yasağı bile olmadığını biliyoruz. Ev hapsi bile yok. Ama buna rağmen paralarına kavuşmuş. Elimizdeki belgelere göre, sadece Haziran'a kadar 206 milyar liralık bir para transferi yapıldı. Bu miktar Fatih Aktaş'ın (oğlu) cebine girmiş." sözleriyle açıkladı.
Emir, Haziran sonrası yapılan transferlerle birlikte bu rakamın bir trilyon lirayı aşabileceğini de sözlerine ekledi.
"İDDİANAME PAÇAVRAYA DÖNMÜŞ, SOMUT DELİL YOK"
Milletvekili Emir, konuşmasını İBB iddianamesindeki iddialarının dayanaksız olduğu yönündeki şu sözlerle tamamladı:
"Bunu basit bir ihmal olarak değerlendiremeyiz. Biz, bunların (rüşvet, irtikaf, sebepsiz zenginleşme) somut deliller gerektirdiğini her gün söylüyoruz. Ve bunların hiçbirinin olmadığını o paçavraya dönmüş iddianameden hepiniz gördünüz."




