Atış Yapı mağdurları çağırdı DownTown’a; muhabirimiz Mahmut Vural’la birlikte gittik.
Atış’ın satış ofisinin önünde sigarayı birbirine ekleyen, yorgun, tedirgin bir yüzle Ahmet Atış ve arkasında heybetli korumaları karşıladı bizi…
Daha önce bir kez uzaktan görmüştüm Ahmet Atış’ı, hiç yüz yüze konuşmamıştık.
Aleyhine yazdığım yazılar sonrasında aramış, telefonda tartışmıştık.
DownTown’un bu şehre ihanet olduğunu, Erdönmez ailesinin, Pars kiremitin AKP iktidarının yöneticileriyle kurdukları girift ilişki nedeniyle özel imar aldıklarını, 18 kat yapıp, 100 metre kare bile yeşil alan bırakmadıklarını yazdım kaç kez…
Bunları yüzüne karşı da söylemiştim telefonda…
****
23 Nisan mahallesinin girişindeki alanda, Küçük Sanayi Köprüsü’nün dibinde yapmak istedikleri 250 bin metre kare inşaata da karşı çıkanlardan biriydim. Mimarlar Odası’nın, Şirin Rodoplu’nun duruşuyla Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir tarafından gerekli cezanın verildiğini de kamuoyuna aktaranlar arasındaydım.
****
Bitmedi, birileri Ahmet Atış’la New-York’ta, Dubai’de gezerken Carrefour’daki imar büyüklüğüne karşı çıkmış, daha henüz anlaşma yapmadan satış işleminin başlamasının yanlış olduğunu da dile getirmiştim.
****
Ancak dün gördüğüm tablo biraz farklıydı.
Kent suçu işlenme olasılığı yüksek, Bursa’nın bu en değerli arazisi Carrefour’dan yer alanlara Katılımevim kapıyı gösterdi.
Daha doğrusu ‘Sizin muhatabınız Atış Yapı, benimle ilgisi yok’ dedi Katılımcılar…
****
Dünkü toplantıdan haberi olmamasına karşın Ahmet Atış mağdurların önüne çıktı, bütün sorulara yanıt vermeye çalıştı.
Atış Yapı zor durumda, konkordato süreci mahkemenin atadığı kişiyle yürütülüyor.
Katılımevim’in “Bizim Atış Yapı ile ilişkimiz kalmadı, yollarımızı ayırdık” şeklinde özetlenecek açıklamasını bu köşeden daha önce duyurmuştum.
Mağdurlar haklı olarak sordular, bu doğru mu diye?
Ahmet Atış da “Hayır, doğru değil. Aramızdaki hukuki süreç devam ediyor. Bursa’nın en değerli arazisini biz yani Atış Yapı olarak aldık. Onlarla sözleşmemiz var, mahkemeye gerekli belgeler sunulacak” dedi.
****
Bir avukat mağdurun, “Konkordato başvurusunda diğer projelerden söz edilirken, Carrefour’la ilgili bir bilgi yoktu. Neden bu proje yoktu?” sorusu yerindeydi.
“Gelir paylaşım sözleşmemiz fesih olmadı. Bizim konkordato sürecindeki en büyük kaosumuz bu zaten… Konkordato komiseri, Katılımevim’le uzlaşma görüşmelerini sürdürüyor. Burayla ilgili sözleşmelerimizi daha önceki toplantılarda mağdur arkadaşlara gösterdik. Şimdi mahkemeye sunacağız” dedi Ahmet Atış…
***
Evet, hesapsızca yatırımlar yaptı, yanlış projelerin peşinde koştu Ahmet Atış…
Ancak dün gördüğüm manzara şuydu; bütün sıkıntılarına rağmen kısa zamanda toprak rantından pay kapmak isteyen Carrefour mağdurlarının karşısına çıkıp, her soruya yanıt verdi.
Ahmet Atış’ın şu cümlesinden sonra (gazeteci olarak sadece benim kabul edildiğim) toplantıdan ayrıldım, çünkü sözün bittiği noktaydı:
“Sizin bir dükkanınız, bir daireniz söz konusu… Benim namusum şerefim orada… 600 yıllık Bursalıyız biz. İki kızım var, Bursa’ya dönmek istiyorlar. Bu bizim için sadece ticari konu değil.”
JEOLOJİ MÜHENDİSLERİNİN DİKKATE ALINMASI GEREKEN ÖNERİSİ
17 Ağustos 1999 depreminin Marmara bölgesine yaşattığı büyük felaketi acaba kaç kişi anımsadı, kaç etkinlik yapıldı?
Unuttuğumuz şuradan belli; 6 Şubat 2023 günü ülke tarihinin en büyük felaketi yaşandı.
AK Parti iktidarı toplanan paraları başka yere harcayarak, depremle ilgili gerekli önlemleri almadı.
17 Ağustos’ta 20 bin, 6 Şubat’ta 55 bin insanımız öldü.
****
Peki ne yapmak lazım?
Bu konuda, merkezi Bursa’da bulunan Jeoloji Mühendisleri Odası Güney Marmara Şubesi Başkanı Mehmet Yıldız, (Bizzat izlediğim) basın toplantısı düzenleyerek, 17 Ağustos depremini anımsatmakla kalmadı, iki önemli öneri sundu.
Birincisi, ‘Afet riski azaltma manifestosu hazırlanmalı’ dedi.
İkincisi, AFAD’ın da bağlı olacağı deprem, yangın benzeri doğal afetleri önlemek üzere teşkilatlanacak bir bakanlığın kurulması…
Yaşadığımız bunca felaketten sonra içinde ‘İklim Değişikliği’ vurgusunun da olduğu bakanlık kurulması düşüncesi çok doğru bir öneri değil mi?
****
Burada benim sorum şu olur?
Başkan Mehmet Yıldız, bir dönem siyaset yaptığı, il başkan yardımcılığına kadar yükseldiği MHP üzerinden bu öneriyi TBMM’ye ve hükümete taşır mı acaba?