Cumhuriyet Halk Partisi’nde kongre takvimi açıklandığı andan itibaren kulisler de hareketlendi.

Henüz delege seçimleri başlamadan il ve ilçe başkan adaylarının ismi kamuoyuna yansıdı.

Üç merkez ilçeyle ilgili bilgi verirsem, Osmangazi’deki devrik ilçe başkanı Cengiz Çelikten, çelik bir duvar örerek yeniden ilçe başkanı olmak için mahalle mahalle dolaşıyor.

Karşısında kutsal ittifak olsa da ilçe başkanıyken yaptığı üyelere güveniyor esas olarak… Bilindiği gibi ittifakta Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın, İsmet Karaca, Gürhan Akdoğan gibi CHP siyasetinin ağır topları var.

İlçe Başkanı Raşit Gürbüz, sevilen, saygı duyulan bir isim ama tabanla geniş bir bağ kuramadı; olası adaylığında işi kolay değil!

Hele Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, Cengiz Çelikten’e destek verirse, ilçe başkanlığı koltuğunun değişme olasılığı ortaya çıkabilir.

****

Yıldırım’a gelince…

Orada olağanüstü kongrede yeniden kazanarak güçlenen İlçe Başkanı İlhami Gün, o güvenle yeni döneme hazırlanıyor.

Olağanüstü kongrede favori aday Ahmet Keskin’i geçerek yeniden ilçe başkanı olan Gün’ün karşısına bu kez aynı gelenekten gelen bir isim Ali Rıza Durmaz çıkacak.

Genç yaşına karşın uzun yıllar siyasetin içinde olan Durmaz, kolları sıvayıp çalışmaya başladı bile...

Telefonla arayıp hazırlıklarını anlattı, yabana atılır bir aday olmayacağını söyleyebilirim.

****

Ancak büyük savaş Nilüfer’de yaşanacak.

Belediye Başkanı Şadi Özdemir, İlçe Başkanı Özgür Şahin’i istemiyor.

Nilüfer’de Mehmet Turan Tansal adaylık için zemin yoklamaya başladı. Eski ilçe başkanı Fırat Yılmaz’ın da desteğini alabilecek olan Tansal’ı o koltukta görmek istemeyecek isimlerin başında Mustafa Bozbey’in olacağını düşünüyorum.

Şadi Özdemir il başkanıyken en çok kızdığı ve tembel bulduğu isim Tansal’dı. Şimdi nasıl bir arada siyaset yapacaklar, bekleyip göreceğiz.

****

İl başkanlığında şimdilik iki isim öne çıkıyor. Mevcut Başkan Nihat Yeşiltaş ile Avukat Deniz Baykal

Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, Yeşiltaş’tan yana olur ama merkez ilçelerdeki eğilim şimdilik Nihat Yeşiltaş’tan yana görünmüyor.

Faşist zihniyeti ne zaman terk edeceğiz?

CHP içinde bir grup, (MHP’li gibi diyemiyorum çünkü onlar da çözümden yana tavır alıyorlar), ırkçı-faşist bir tutum alıyor.

Parti içinde sesleri çok çıkan ama azınlık olduğuna inandığım bu grup önce barış komisyona karşı çıktı.

Oysa bu tez yıllardır CHP’nin savunduğu tezlerdi.

Kaldı ki, bu komisyonun diğerlerinden farkı CHP’nin altın hisseye sahip olması…

Yani nitelikli çoğunluk olmadan kararlar alınamayacak.

Anayasa değişikliği konuşulmayacak, terörün bitmesi için adımlar atılacak.

Bunun neresi kötü?

****

Şu net ki, Tayyip Erdoğan, CHP’nin komisyonda olmasını istemedi. Belediyelere operasyona devam edebilmek amacıyla “AKP, MHP, DEM birlikte yola devam edeceğiz” diye açıklama yaptı.

Üç partinin toplam milletvekili sayısı anayasayı değiştirecek çoğunluğa sahip değil mi?

CHP olmadan da TBMM’de her türlü kararı alabilecek çoğunluktalar.

****

İlk toplantı saydam bir şekilde oldu, ikincisinde kıyamet kopartıldı.

Bunun özel bir durum olduğu açıklandı ama bazıları ikna olmadı.

Oysa burada gizli olan devlet görevlilerinin verdiği bilgidir. Bir kez yapıldı, belki bir kez daha yapabilir. Diğer toplantılardaki tartışmalar kamuoyuna yansıyacak. Nedir bu güvensizlik?

Kendi liderine, kendi partisine, kendi milletvekillerine güvenmeyen neden bu partide durur anlamadım?

CHP’yi yıpratarak AKP değirmenine su taşımak mı istiyorsunuz?

****

Faşist-ırkçı zihniyet çözümden yana değil, savaşmaktan yana…

Terör örgütü lideri kendisinin çıkması karşılığında PKK’yı ortadan kaldırıp, silahları gömmek istiyor. Türk ve Kürt arasında savaş çıkartamadı, pes etti. Şimdi onca ölen insanın onurunu kurtarmak için bazı adımlar atıyor. Neresi yanlış?

****

İYİ Parti toplumsal tabanını yitirdi, kendine buradan alan açarak, terör ve acılar üzerinden siyasette var olmaya çalışıyor. Bu cümleler bir dönem aynı yolu izleyen MHP’lilere ait! CHP’lilerin buna alet olması yanlış değil mi?

MHP dışındaki milliyetçilere soruyorsunuz çözümünüz ne? Silahlı mücadeleye devam. Adam teslim oluyorum diyor, siz yok olamazsınız, ben seni imha edeceğim diyorsunuz.

Bu mudur yani?

****

İnanmayanlar için bir kez daha CHP’nin komisyondaki üyesi Murat Bakan’ın sözlerini aktarayım:

Tüm vatanseverlerin, Atatürkçülerin ve milletimizin içi rahat olsun. Biz o komisyona, memleketin en can alıcı meseleleri Kandil’de, Oslo’da kapalı kapılar ardında değil, Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısı altında, şeffaf bir şekilde konuşulsun, çözüm üretilsin diye girdik. Sınırlarımız, ilkelerimiz başından beri bellidir. Bu konularda en ufak bir geri adım atmadık, atmayacağız. Dünkü toplantı tamamen istisnadır. Devletin gizli bilgilerinin görüşüldüğü toplantılar kapalı yapılır; bu yalnızca komisyona özgü değildir, TBMM’de de bu şekilde kapalı oturumlar olur. Bundan sonraki tüm toplantılar yazılı basına açık olacak, tutanaklar Meclis’in internet sitesinde yayınlanacak, vatandaşlarımız bunları doğrudan inceleyebilecektir. Anayasa’nın ya da Cumhuriyet’in temel değerlerinin tartışıldığı bir komisyonda yer almamız asla söz konusu olamaz. Bir yanda 200 PKK’lı serbest bırakılırken; hasta tutuklu belediye başkanımız Mehmet Murat Çalık, Ekrem İmamoğlu, Resul Emrah Şahan, Ahmet Özer cezaevinde olacak… Buna vicdanımız el vermez. Biz biliyoruz ki, Kürt meselesi çözülünce Türkiye’ye demokrasi gelmeyecek; tam tersine, Türkiye’ye demokrasi gelirse herkesin sorunları çözülecek. Komisyonun adına “Demokrasi” kelimesi bizim talebimizle girdi. Biz orada demokrasi mücadelesi veriyoruz. Atatürkçü, cumhuriyetçi seçmenin sesi olmak için oradayız.”