İmamoğlu soyadını değiştirdi mi?
İzleyenler bilecektir, Ekrem İmamoğlu’nun da bulunduğu bir toplantıda kürsüye davet edilen Zülfü Livaneli şu öyküyü anlattı:
“Uzaklarda, karlı dağlarla çevrili bir köyde halk, her an çığ düşecek korkusuyla yaşarmış. Bu yüzden kuşaklar boyu birbirlerini ve doğan çocukları hep sustururlarmış: 'Sus, konuşma, bağırma; çığ düşecek!' derlermiş. Herkes fısıltıyla konuşur, tam bir sessizlik içinde yaşarmış.
Bir gün bir bebek doğmuş. Bebek, daha kimse ağzını kapatmaya fırsat bulamadan öyle bir haykırmış ki köylülerin tüyleri diken diken olmuş; 'Eyvah, bittik, çığ düşecek!' diye beklemişler. Ancak bakmışlar ki hiçbir şey olmuyor, çığ falan düştüğü yok.
Bunun üzerine köylüler yavaş yavaş sokaklara çıkmaya başlamış. Bakmışlar ki korktukları o çığ aslında bir efsaneymiş. Cesaretleri yerine gelmiş ve davullarla, zurnalarla şenlik yapmışlar. Meğer yıllarca boş bir korkunun esiri olmuşlar."

****
Türkiye’nin yüz akı aydınlarından, büyük sanatçı, devrimcilerin marşını yazan Zülfü Livaneli, öyküyü şöyle bağladı:
“İşte çığ düşmesine karşı sesini yükselten o çocuk aramızda, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu!”
Ekrem İmamoğlu’nun şaşkınlıkla izlediği Livaneli, bu öyküyü, toplumdaki korku ikliminin cesur bir sesle nasıl dağılabileceğini anlatmak için kullandı.
Onun için günümüzün Deniz Gezmiş’i Ekrem İmamoğlu’dur diyorum, demeye de devam edeceğim.
Mahkemelerdeki dik duruşu, boyun eğmeyen söylemiyle yeni dönemin tartışılmaz lideridir.
****
Deniz Gezmiş’e benzettiğim için İmamoğlu’yla ilgili (Devrimci tutum, sosyalist tavır aldığını söylemiyorum ama tek adam rejimine karşı direnişin odağı olduğu bir gerçek) pek çok küfür yedim.
Kötü söz sahibini yansıtır, sahibine aittir, onun niteliksizliğidir diyerek geçeyim ama pek çoğunun Kemal Kılıçdaroğlu taraftarı troller olmasından ötürü üzüntü duydum.
Çünkü 13 yıl boyunca izlediği politikaları desteklediğim bir isimdi Kemal Bey…
CHP için doğru ve güzel işler yaptı, partiyi merkeze açtı.
Seçimde yenildi, o defteri kapatması gerekirken, hırs yaptı, kendini yaktı, iktidar aparatı haline geldi. Çevresindeki mezhepçi, çıkarcı bir avuç parti hainiyle baş başa kaldı.
****
Yolsuzluğu, hırsızlığı tavandan tabana yaymış bazı iktidar mensuplarının sözlerini ciddiye almadım.
Onlar ümidin, akar suyun, meyve çağındaki ağacın, yeşilin, doğanın, serpilip gelişen hayatın düşmanlarıdır çünkü...

DENİZ GEZMİŞ BUGÜN YAŞASAYDI
Yazıyla ilgili nesnel değerlendirme yapan okur da oldu. Sessiz çoğunluk söylediğimi anladı, kabul etti.
Çünkü biliyorum ki Deniz Gezmiş bugün yaşasaydı İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde rakamla 0, yazıyla sıfır olan kreş sayısını 137'e çıkaran İmamoğlu'nu en devrimci duygularıyla selamlardı. Deniz Gezmiş yaşasaydı, İstanbul'da yazıyla sıfır, rakamla 0 olan üniversite öğrenci yurdu sayısını 17'e çıkaran İmamoğlu'nun yanında savaşırdı. Deniz Gezmiş yaşasaydı, Kent Lokantaları'nı yapan Ekrem İmamoğlu'na en devrimci icraat budur, sosyalizm budur, sana helal olsun derdi. Deniz Gezmiş yaşasaydı 0-4 yaşındaki çocuğun annesine bedava gezi kartı verdiği, süt gönderdiği için minnet duyardı. Deniz Gezmiş yaşasaydı ağacı, kurdu, kuşu koruyan, yeni yaşam alanları ve kültür merkezleri yapan İmamoğlu’nu saygıyla selamlardı.
****
Bir okurum (Ayhan Karagözooğlu) çok güzel anlamış yazdıklarımın özünü:
“Bence İmamoğlu gösterdiği fedakarlık ve cesaret sayesinde ilk kez milyonlarca insana bu rejimin alt edilebileceğini gösterdi. Tam bir liderlik göstererek halka umut oldu. Korkularından hukuku ayaklar altına alma pahasına adamı içeriye attılar. Ama yorumlara bakıyorum, klavye başında yazmanın konfor alanı içinde herkes kafasına göre sallıyor. Sahip olduklarını kaybetme pahasına kaç kişi bu cesareti gösterebilirdi?”

VOLKAN KONAK NE DEMİŞTİ?
Karadeniz’in yiğit evladı, devrimci demokrat görüşleriyle bilinen Volkan Konak’ın ölmeden önceki son paylaşımı, Ekrem İmamoğlu’nu sağcı diye yaftalayanların iftiralarına yanıt oldu:
“Sevgili Ekrem İmamoğlu dostum, futbol oynarken bile hep kaleci oldu, neden mi? Takım arkadaşlarına arkasını dönmemek için. Hayat boyu centilmenliğinden ve asaletinden ödün vermedi. Ekrem Başkan’a siyasette faul yapanlar utansın. Benim için her zaman çok kıymetli bir dostum olarak kalacaktır ve her zaman yanında olacağım.”

İMAMOĞLU SOYADINI DEĞİŞTİRDİ Mİ?
İnternete girin, Sunay Akın’ın Ekrem İmamoğlu ile oyuncak müzesinde yaptığı söyleşiyi izleyin, Trabzonlu bir yalancının söylediğine değil gerçek öyküye kulak verin!
Şöyle başlıyor videoya Sunay Akın:
“Kurtuluş Savaşı yılları! Bizimkiler 26 Ağustos’ta Büyük Taarruzda! İşte o kahraman, o güzel insanlardan biri topçu birliğinden Mevlüt. İzmir’e giren askerlerden oluyor. İzmir halkının özgürlük duygusuyla kucaklaşıyor. Topçu Mevlüt sonra memleketine geri dönüyor. İmamoğlu soyadını alıyor. Ve yıllar yıllar sonra torununu kucağına oturtuyor ve hep Kurtuluş Savaşı anılarını anlatıyor. Mevlüt beyin kucağında oturan çocuk, işte o çocuk Ekrem İmamoğlu!”
****
Bu yazının dipnotu: Ekrem İmamoğlu ile aynı aileden gelen, Balıkesir eski Bayındırlık Müdürü Cafer Kara ağabeyle konuştum. Ekrem İmamoğlu’nun amcası ölen Ali İmamoğlu’nun çocuklarını hatta torunlarını, Ekrem İmamoğlu’nun babası Hasan İmamoğlu’nun okuttuğunu söyledi. Yalan rüzgarına ortak olanlara duyururum.